0541 146 65 66
Sosyal Medya Hesaplarımız

Vergi Hataları ve Düzeltme Yolları

Vergi Hataları ve Düzeltme Yolları

Vergilendirme veya vergi ile ilgili hesaplamalarda gerçekleşen hatalar nedeni ile kişiden haksız bir şekilde fazla ya da eksik vergi istenmesidir. Vergi hatalarının mükellef tarafından gerçekleştirilen başvuru üzerine ya da kendiliğinden vergi dairesi tarafından idari bir şekilde düzeltilmesine vergi hatasının düzeltilmesi denilir.

Vergi Hataları

Vergi Usul Kanununda vergi hataları iki ana başlığa ayrılmıştır. Buna göre konuyu hesap hataları ve vergilendirme hataları olarak inceleyeceğiz.

Vergi Hukukunda Hesap Hataları

Vergi miktarına dair maddi hatalara hesap hataları denilmektedir. Hesap hatalarının düzeltilmesi için yargı yoluna başvurulmasına gerek olmaz. Bu hatalar idareye yapılacak başvuru yolu ile düzeltilebilir. Vergi miktarına dair hesap hataları genel olarak şu şekildedir:

Matrah hataları: Matrah, vergi hukukunda ödenmesi gereken toplam vergi miktarının belirlenmesine olanak sağlayan değerdir. Matraha uygulanacak vergilendirme oranı ile kişinin ödeyeceği vergi miktarı belirlenir. Matrahın yanlış tespit edilmesi durumunda ödenmesi gereken vergi miktarı da yanlış olacaktır.

Vergi miktarında hata: Vergi oran ve tarifelerinin yanlış uygulanmasından doğan hatalar vergi miktarında hatadır.

Mükerrer Vergilendirme: Aynı vergi kanununun uygulanması ile aynı vergi döneminde aynı matrah üzerinden birden fazla kere vergi istenmesi mükerrer vergilendirmedir.

Vergilendirme Hataları

Vergi mükellefiyetine dair yapılan tespit ve değerlendirme hataları vergilendirme hataları olarak kabul edilir. Vergi hatası, vergi memuru tarafından yapılan kontroller neticesinde ortaya çıkabileceği gibi mükellefin hatası fark etmesi ile de ortaya çıkabilir.

Mükellefin şahsında yapılan hata: Verginin asıl borçlusu yerine farklı bir kimse adına vergi borcu kesilmesi mükellefin şahsında hatadır. Genel olarak isim benzerliği durumlarında karşımıza çıkar.

Mükellefiyette yapılan hata: Mükellef, kendisine vergi borcu düşen gerçek ve tüzel kişilerdir. Vergiye tabi olmayan veya vergiden muaf olan gerçek veya tüzel kişiden vergi dairesi tarafından vergi ödemesi istenmesi mükellefiyette hatadır.

Verginin konusunda hata: Vergiden istisna edilmiş veya vergi konusuna girmeyen değer, belge ve servetten vergi istenmesi verginin konusunda hatadır.

Vergilendirme ve muafiyet döneminde hata yapılması: Verginin döneminin yanlış gösterilmiş olması veya süre olarak eksik ya da fazla hesaplanmış olması vergilendirme ve muafiyet döneminde hata yapılmasıdır.

Vergilendirme dönemi; vergi kanunları kapsamında verginin tarh edilmesine esas olan dönemdir.

Muafiyet dönemi; belirli bir süre veya durum nedeni ile sınırlı olarak gerçek veya tüzel kişilerden vergi alınmamasıdır. Örneğin herhangi bir faaliyeti bulunmayan ve tasfiye aşamasına girmiş olan bir şirkete vergi tarhiyatı gerçekleştirilmesi bir vergilendirme hatasıdır.

Vergi Hatalarının Düzeltilmesi

Vergi Usul Kanununun 120 ve devam maddelerinde düzenlendiği üzere vergi hatalarının düzeltilmesi yetkisi vergi dairesi müdürüne verilmiştir. Vergi hataları tereddüt edilemeyecek derecede açık ise hatayı tespit eden vergi dairesi düzeltme işlemini kendiliğinden de yapabilir.

Mükellef tarafından vergi dairesine yapılan vergi hatasının düzeltilmesi başvurusu sonrasında kurum gerekli incelemeleri yaparak hatayı düzeltebilir. Vergi hatasının kurum tarafından düzeltilebilmesi için ilk bakışta anlaşılabilecek açıklıkta olması gerekir. Aksi halde hatanın düzeltilmesi için yargı yoluna başvurulması gerekir.

Vergi Hatalarının Düzeltilmesinde Zamanaşımı Süresi

Vergi hatalarının düzeltilmesinde zamanaşımı süresi kural olarak vergiyi doğuran olayın doğduğu takvim yılını izleyen yılın başından başlamak üzere beş yıldır. Beş yıllık süre hak düşürücü etkiye sahiptir. Bu sürenin geçmesinin ardından vergi dairesine başvurularak hatanın düzeltilmesi talep edilemez.

Kanunda belirtilen bu sürenin bazı istisnaları da bulunmaktadır:

  • Zamanaşımı süresinin son yılı içerisinde tarh ve tebliğ edilmiş olan vergilerde zamanaşımı 1 yıl daha uzar.
  • İlan yolu ile tebliğ yapılıp yargıya taşınmadan tahakkuk edilen vergilerde, mükellefe ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren zamanaşımı 1 yıl daha uzar.
  • Ödeme emri ve ihbarnamenin ilan yolu ile tebliğ edildiği vergilerde, zamanaşımı haczin yapıldığı tarihten başlayarak 1 yıl daha uzar.

Vergi Mahkemesine Dava Açma Süresi İçerisinde Düzeltme Yoluna Başvurulması

Vergi mahkemesinde dava açma süresi 30 gündür. Bu süre içinde vergi hataları için idareye başvurularak vergi hatasının düzeltilmesi talep edebilir.

Mükellef düzeltme talebini dilekçe ile vergi dairesine elden veya posta ile taahhütlü olarak verebilir. Vergi dairesi müdürü tarafından yapılan inceleme 30 gün içerisinde tamamlanarak karara bağlanır. Düzeltme talebi tarh işlemine karşı yapılmışsa vergi dairesi müdürünün onayı ile tarh düzeltilerek düzeltme fişi mükellefe tebliğ edilir. Düzeltme talebi tahakkuk işlemine yönelik olarak yapılmışsa yapılan düzeltmenin ardından fazla alınmış olan bir vergi var ise bu miktar mükellefe iade edilir.

Vergi hatalarında mükellefin vergi dairesine yaptığı başvuru kabul edilmezse bir yazı ile mükellefe durum tebliğ edilir. Aynı şekilde vergi dairesinin 60 gün içerisinde düzeltme başvurusuna cevap vermemesi durumunda da istem reddedilmiş sayılır. Mükellef bu sürenin sonundan itibaren 30 gün içerisinde vergi mahkemesine başvurarak düzeltmenin yargı yolu ile yapılması yolunu tercih edebilir.

30 günlük dava açma süresi içerisinde yapılan vergi hatası düzeltme başvuruları dava açma süresini durdurur.

Vergi Mahkemesine Dava Açma Süresinin Geçmesinden Sonra Düzeltme Yoluna Başvurulabilir mi?

Mükellefin vergi hatasını dava açma süresinden sonra fark etmesi durumunda vergi düzeltme yoluna başvurması mümkündür. Bunun için öncelikle idareye başvuru yapılması gerekir. İdare 30 gün içerisinde istemin kabulü veya reddi yönünde bir karar vermelidir. Kişiye bu şekilde bir kararın 60 gün içinde tebliğ edilmemesi durumunda vergi dairesinin istemi reddettiği kabul edilir.  Ret kararının tebliği veya 60 gün içerisinde tebligat yapılmaması durumunda mükellef 60 günlük bir süre içerisinde Maliye Bakanlığına şikayet yoluna başvurabilir. Başvuru elden yapılabileceği gibi taahhütlü posta ile de gerçekleştirilebilir. Bu başvurunun da reddedilmesi veya reddedilmiş sayılmasından sonra mükellef 30 gün içerisinde vergi mahkemelerinde dava açabilir. Şikayet yöntemi ile gerçekleştirilen başvurularda tahakkuk etmiş olan başvuru konusu vergilerin tahsili durmaz.

Dava açarak vergi hatasını düzeltme yolu, yalnızca hesap ve vergilendirme hataları için düzenlenmiştir. Kendisine ihbarname tebliğ edilmiş olmasına rağmen yasal süresi içerisinde dava açmayan mükellef, düzeltme ya da şikayet yoluyla dava hakkını kazanamaz.

Şikayet yolu ile vergi hatalarında düzeltme için başvurulabilecek yargı yeri şikayet dilekçesinin verilmiş olduğu Vergi Dairesi Müdürlüğünün bağlı bulunduğu yer vergi mahkemesidir.