Bilgi ve teknolojinin kötü amaçla kullanılarak, insanlara zarar vermek amacı ile kullanılmasını ve bu kullanımdan doğacak olan zararların önlemesi ya da yaptırımlarının uygulanması ve gerekli cezaların verilmesi konularına bakan hukuk dalına bilişim hukuku adı verilmektedir.
Bilişim Hukukunun Tarihsel Gelişimi
İnternet teknolojileri ve bilişim sistemlerinde yaşanan gelişmelere paralel olarak değişen ve gelişen sanal dünyada yaşanan ekonomik, kültürel ve sosyal dinamiklere bağlı olarak, hukuksal boşlukları doldurmak için bilişim hukuku gelişerek yaşayan bir kavram halini almıştır.
Bilişim kanalları ile yasadışı faaliyetlerini internet ortamına taşıyan terör örgütleri, fikir haklarına karşı yapılan tecavüz olaylarının giderek artması, interaktif bir hale gelmiş olan sanal yapının dolandırıcılık için bir kanal olarak kullanılması ayrıca çocuk pornografisinin yaygınlaşması ve hacker olarak tabir edilen bilişim suçlularının ortaya çıkması yeni bir hukuk dalı olarak bilişim hukukunun ortaya çıkmasını sağlamıştır.
Ne yazık ki ülkemizde bu alanda mevzuat yetersizliği söz konusudur. Hali hazırda bulunan hukuk kurallarına işlerlik sağlayacak olan uygulamalar ne yazık ki ihtiyaca cevap veremeyecek kadar yüzeysel ve sığdır.
Bilişim Suçlarının Ortak Yapısı
Bilgisayar sistemleri ve teknolojinin kullanılmış olması, işlenmiş olan suçun neticesinde yüksek miktarda kazancın kolay bir şekilde ve çok az bir risk ile elde edilmesi ve diğer suç çeşitlerine göre çok daha fazla maddi ve manevi mağduriyetler doğurması bilişim suçlarının ortak özellikleri arasında belirtilebilir.
Burada hukuki açından dikkat edilmesi gereken konu bilişim suçu ile bilişim yoluyla işlenen suçların birbirine karıştırılmamasıdır.